Pasztor kardeşlerin Nemecsek ve arkadaşlarının bilyelerine el koydukları Müzi'de Peter Szanyi'nin heykel grubu.
FERENC MOLNAR-PAL SOKAĞI ÇOCUKLARI
TÜR:DRAM, MACERA
Pal Sokağı Çocukları aslında bir çocuk/gençlik romanı ama yetişkinlerin de hiç sıkılmadan okuyacağını garanti edebilirim. O sevimli eski çocuklukların yeniden yaşanıyormuş gibi gözümüzde canlanması kadar hoş bir duygu olabilir mi?
Birbirinden sevimli ve bir o kadar da savaşçı ruha sahip farklı mahalle çocuklarının mücadelelerini anlatıyor. Buraya kadar her şey güzel. Ancak kitabın sonlarına doğru bu eğlencenin kendini hüzne bıraktığının uyarısını vermeliyim.
Her şey bir yana artık böyle sokak oyunlarının, cesur çocukların, arkadaşlık kavramının yok olmaya başladığına şahit olacaksınız. İster istemez günümüz çocuklarıyla kıyaslayacaksınız. Belki de kendi çocukluğunuzu bulacaksınız.
Bu kitabın filmi de çekilmiş ancak ben izlemedim o yüzden bir yorumda bulunmayacağım.
Kitabın geniş özeti aşağıdaki yazımda yer alıyor. Kitabını okumayacak arkadaşlara özetini okumalarını tavsiye ederim.
Pasztor’lar Pal Sokağı
Çocuklarını rahatsız eden, bilyelerine el koyan itiraz ettiklerinde de dayak
atan hem büyük hem de kalabalık bir topluluktur. Pasztor’lar bir gün çocukların
kendi alanları olarak gördükleri bölgeye girer ve bayraklarını çalarlar.
Çocukların lideri olan Boka bu duruma artık bir son vermek ister. İlk
yapacakları şey ise Pazstor’ların bölgesine gizlice girip çalınan bayraklarını
almaktır. En rütbesiz Nemecsek, Csonakos ve Boka kimseye yakalanmadan içeri
girmeyi başarır ancak Boka gizlendikleri yerden arkadaşları Greb’in düşmana
yardım eden bir hain olduğunu görür. Yine de kimseye bir şey söylemez.
Bir gün Nemecsek
Greb’in arsanın bekçiyle konuştuğunu görür. Ona rüşvet verip çocukları buradan
kovmasını yerine Pasztor çocuklarının geleceğini ve onların çok zengin
olduklarını söyler. Nemecsek de Greb’in kendilerine ihanet ettiğini anlar.
Duyduklarını derhal Boka’ya anlatmak ister ancak o sırada toplanan konsey onun
en rütbesiz asker olduğu için bir yere ayrılmamasını emreder. Nemecsek bu
önemli durum için ilk defa emire itaat etmez ve herkes onu hain olduğunu
söyleyerek kara sayfaya adını yazar.
Feri Ats ve
arkadaşları da çocukların meskeni olan arsayı almak için plan yaparlar. Tam o
sırada Nemecsek ortaya çıkar ve bayraklarını geri vermelerini söyler. Herkes bu
cesur hareketi hayretle karşılar. Hatta Feri Ats onu grubuna davet eder. Ama
Nemecsek asla Greb gibi bir hain olmayacağını söyler. Bunun üzerine zaten hasta
olan Nemecsek soğuk suya girme cezası alır ve daha sonra Feri ona gitmesini
söyler.
Boka artık
Kızıl Gömlekliler diye de adlandırılan Feri Ats ve arkadaşlarına karşı savaşta
olduklarını ve emir subayının da
Nemecsek olduğunu açıklar. Çocuklar buna karşı çıkar çünkü onu hain
seçmişlerdir. Ancak Boka’nın sözüne de karşı gelemezler.
Bir gün Greb’in
babası gelir ve oğlunun çok ağladığını haklı olanı öğrenmek istediğini, eğer
oğlu arkadaşlarına hainlik yaptıysa bunu ödeteceğini söyler. Nemecsek’e sorar
ancak o soğuk su cezasından sonra çok hastalanmıştır. Babasının üzülmemesi ve Greb’e
ceza vermemesi için onu hain olmadığını söyler.
Ertesi gün
arsada Nemecsek hariç tüm çocuklar yerlerini aldıklarında bir kız yanlarına
gelir ve onlara Greb’den bir mektup verir. Feri Ats’lerin konuşmalarını ağaçtan dinlediğini ve buna göre
yarın arsaya saldıracaklarının bilgisini verir. Çocuklar Greb’i affeder ve
derhal yanına gelmesini isterler. Greb hemen arsaya koşar. O sırada düşman
elçileri gelir. Hem savaş kurallarını konuşmak hem de Nemecsek gibi cesur
birinin hasta olduğunu duydukları ve ziyeret etmek istediklerini bildirirler.
Pasztor’lar
Nemecsek’in evine gider ve özür dilerler. Nemecsek onları affettiğini söyler. Annesi
ise çocuklara geldikleri için sıcak çikolata ikram etmek istediklerinde “Hayır!
Biz çikolatayı hak etmedik” cevabını verirler.
Savaş başlar
uzun bir mücadelenin sonrasında Nemecsek çıkar gelir ve Pasztor’ların dikkatini
dağıtır. Sonunda Pal Sokağı Çocukları savaşı kazanmış olur. Bunun üzerine Boka
Nemecsek’e üsteğmenlik unvanını verir.
Nemecsek çok
hastadır. Doktor fazla zamanı olmadığını, hazırlıkların yapılması gerektiğini
söyler. Çocuklar hain olarak deftere yazdıkları Nemecsek’e onur belgesi
hazırlayıp getirirler. Ateşler içinde sayıklayan Nemecsek kimseyi duymaz hale
gelir ve son nefesini verir.
Boka çok üzgün
bir şekilde arsaya gider ve Nemecsek’i düşünüp durur. O esnada arsanın bekçisi
gelir, arsanın sahiplerinin o bölgeye bina inşa edeceklerini söyler. Boka her şeyin
bittiğini anlamıştır. Artık ne Nemecsek vardır ne de uğruna savaş kazandıkları
toprakları. Göz yaşlarını tutamaz ve ağlar.
|
Yorumlar
Yorum Gönder